İmplant Yüzeyleri
Yeni
SOI Implant Yüzeyi
Osstem Implant’ın KSⅢ SOI Implant yüzey kaplama malzemesi, hızlı kan pıhtısı oluşumu ve 2,4 kat güçlendirilmiş yorulma mukavemeti sayesinde daha kısa tedavi süresi vaat ediyor. Osstem İmplant’a göre ürün, dünyada implant yüzeyine kaplama malzemesi uygulayan ilk üründür. SOI kaplama malzemesinin, üretimden hemen sonra güçlü yüzey aktivasyon enerjisini koruduğu ve havada karbon bileşenlerinin birikmesini önlediği iddia ediliyor.
SA Implant Yüzeyi
Osstem’in SA (Sand Blasted with Alumina and Acid Etched) yüzeyi, titanyum implantların yüzey özelliklerini iyileştirmek için geliştirilmiş bir teknolojidir. Bu yüzey, implantın kemikle daha iyi kaynaşmasını (osseointegrasyon) sağlamak amacıyla alümina parçacıkları ile kumlama (sand blasting) ve ardından asitle aşındırma (acid etching) işlemlerinden geçirilerek oluşturulur.
Apatit Nano Kaplama ve İkincil Stabilite
Apatit nano kaplama, kemiğin yeniden şekillenme (remodeling) süreci sırasında tamamen emilen bir biyomalzemedir. Bu kaplama, kemik hücrelerinin implant yüzeyine daha hızlı tutunmasını sağlayarak iyileşme sürecini hızlandırır. Osstem’in SA yüzeyi üzerine uygulanan apatit nano kaplama, implantın kısa vadede erken stabilite kazanmasına yardımcı olurken, uzun vadede kemik ile daha güçlü bir bağ oluşturarak ikincil stabiliteyi artırır.
Bu süreç, implantın kemik ile biyolojik bütünleşmesini güçlendirerek erken yükleme protokollerine olanak tanır ve tedavi süresini kısaltabilir. SA yüzeyin sağladığı yüksek yüzey pürüzlülüğü ve apatit nano kaplamanın osteojenik etkisi sayesinde, Osstem implantları hızlı ve güvenilir bir osseointegrasyon süreci sunar.
CA Implant Yüzeyi
CA İmplant Yüzeyi
CA (Calcium-Modified) implant yüzeyi, Osstem’in geliştirdiği süper hidrofilik bir yüzey teknolojisidir. Bu yüzey, standart SA (Sand Blasted with Alumina and Acid Etched) yüzey morfolojisini koruyarak, kalsiyum (CaCl₂) solüsyonunda süspansiyon işlemi ile optimize edilir.
Erken Osseointegrasyon ve Kemik Tepkisi
CA yüzeyi, mükemmel kan ıslanabilirliği sayesinde yeni kemik oluşumu için daha geniş bir alan sunar. Standart SA yüzeylere kıyasla erken osseointegrasyon aşamasında gelişmiş kemik tepkisi gözlemlenir. Araştırmalar, CA yüzeyinin hücresel adezyonu ve protein bağlanmasını SA yüzeylere göre üç kat artırdığını göstermektedir.
Başlangıç Stabilitesi ve Ossifikasyon Oranı
İlk hücresel farklılaşma CA yüzeylerde, SA yüzeylere göre 7 gün içinde %19 daha yüksek gerçekleşir. Ayrıca, 4 hafta içinde CA yüzeylerin başlangıç stabilitesi %34, ossifikasyon oranı (BIC) ise belirgin şekilde artmıştır. Bu özellikler, CA implantlarının erken yükleme süreçlerinde daha güvenilir ve hızlı osseointegrasyon sağlamasına katkıda bulunur.
BA Implant Yüzeyi
HA (Hidroksiapatit) Kaplamalı SA Yüzeyi
Hidroksiapatit (HA), kemik yapısına benzer bir mineral bileşiktir ve kemik iyileşmesi ile entegrasyonu için ideal bir yüzey materyali olarak kabul edilir. Düşük kristalli nano-HA kaplamalı SA yüzeyi, HA’nın kemikleşme sırasında doğal olarak emilme özelliğini kullanarak, kemikle güçlü bir bağ kurar. Bu özellik, kemik iyileşmesini ve osseointegrasyonu hızlandırır.
Kemik Tepkisi ve Yüzeyin Avantajları
HA kaplamalı yüzeyler, SA yüzeylerinin avantajlarını taşıyan bir yapı sunar. SA yüzeyi, kemik hücrelerinin bağlanmasına yardımcı olacak optimal bir morfoloji sağlar. Bunun yanında, HA’nın düşük kaliteli kemiklerde bile yüksek kaliteli bir başlangıç kemiği oluşturma yeteneği, bu tür yüzeylerin daha geniş bir yelpazede etkili olmasını sağlar.
Kemikleşme Oranı ve Uygulama Alanı
HA kaplamalı yüzeylerin kemikleşme oranı SA yüzeylerine kıyasla %40 daha fazla olup, geleneksel yüzeylerden farklı olarak her türlü kemik kalitesine uygulanabilir. Bu, HA kaplamalı implantların kemik iyileşmesinde daha hızlı ve etkili sonuçlar elde edilmesini sağlar.
NH İmplant Yüzeyi
NH (New Hydrophilic) implant yüzeyi, standart SA (Sand Blasted with Alumina and Acid Etched) yüzeyine benzer bir morfolojiye sahip olup, önemli bir gelişme olarak süper hidrofilik özellik ile güçlendirilmiştir. Bu yüzey, nano boyutta biyolojik olarak emilebilir apatit ile kaplanmıştır ve bu kaplama, erken iyileşme aşamalarında ossointegasyon sürecini hızlandırır.
Erken İyileşme ve Pıhtılaşma Desteği
NH yüzeyi, hidrofilik özellikleri sayesinde arttırılmış yüzey alanı ve daha fazla kan teması sağlar. Bu durum, pıhtılaşma sürecinin hızlanmasına yardımcı olarak erken iyileşme aşamalarında daha etkin bir kemik bağlanmasını destekler. Hidrofilik özellik, yüzeydeki sıvıların daha kolay yayılmasını sağlarken, pıhtılaşma sürecinin başlangıcını hızlandırır ve böylece ossointegasyon daha hızlı gerçekleşir.
Biyolojik Emilebilir Apatit Kaplama
Biyolojik olarak emilebilir apatit kaplama, implantın kemikle entegrasyonunu daha verimli hale getirir ve bu kaplama kemik hücrelerinin implant yüzeyine tutunmasını kolaylaştırır. NH yüzeyi, klinik açıdan etkili SA yüzeyinin avantajlarını taşır ancak süper hidrofilik özellik ve apatit kaplama ile daha hızlı ve etkili bir iyileşme süreci sunar.
HA İmplant Yüzeyi
Yüksek Kristalli HA Kaplama
HA implant yüzeyi, yüksek kristalli hidroksiapatit (HA) kaplamasıyla geliştirilmiştir. Bu kaplama, 30 ila 60 µm kalınlığında olup, implant yüzeyinde %98’in üzerinde yüksek kristalli HA içerir. Bu özellik, RBM (Resorbable Blast Media) yüzeyi üzerine uygulanarak, implantın yüzey pürüzlülüğünü Ra 3,0 ila 3,5 arasında optimize eder. Yüksek kristalli HA, daha hızlı ve etkili bir kemik entegrasyonu sağlar.
Düşük Kristalli HA Sorununun Çözülmesi
Düşük kristalli HA’nın emilimle ilgili yaşanan zorlukları, yüksek kristalli HA kaplaması ile çözülür. Yüksek kristalli HA’nın kemikle uyumu çok daha güçlüdür ve bu kaplama, in-vitro ve in-vivo ortamlarında mükemmel biyouyumluluk sergiler. HA’nın yapısı, insan kemiğine benzerliği sayesinde kemik hücrelerinin implant yüzeyine tutunmasını hızlandırır ve erken iyileşme aşamalarında yüksek verimlilik sağlar.
Kemik Tepkisi ve Uygulama Alanı
HA kaplamalı implant yüzeyleri, zayıf kemik kalitesine, diş çekimi bölgelerine veya hemen implant yerleştirilmesi gereken durumlar için idealdir. Yüksek kristalli HA’nın mükemmel biyouyumluluğu, bu tür koşullarda hızlı osseointegrasyon sağlayarak tedavi sürecini hızlandırır. Bu yüzey, özellikle iyileşme süresi kısa olan hastalar için büyük avantajlar sunar.
